Bugün (17.12.2010), Yaşar Üniversitesi Alsancak Kampüsü'nde A. Selim Tuncer, Uğur Özmen, Şule Işınsu Özmen, Özlem Alikılıç ve Ferah Onat'ın katılımı ile "Sosyal Medya Quo Vadis? Sosyal Medya Nereye?" başlıklı bir panel gerçekleştirildi. Ferah Onat'ın kısa konuşması ile başlayan panelin geleneksel medyada neredeyse hiç yer almamasına rağmen oldukça fazla sayıda dinleyiciye ulaşması ise sosyal medyanın gücü açısından oldukça şaşırtıcı bir gelişmeydi. İçinde "insan" faktörü olan her konuda olduğu gibi sosyal medya da gerçekliğin ta kendisine dönüşüyor ve onun gücünü anlamak her geçen daha da zorlaşıyor.
Ferah Onat'a göre sosyal medya, şirketleri ve bireyleri bir araya getirdi. Politikacıları halkla buluşturdu ve ulaşılmazlığı ortadan kaldırdı. Bu bağlamda itibar, paydaşlarla iletişim ve e-ticaret gibi kavramlar günümüzde üzerine daha fazla konuşulur, önemli konular oldular. Örneğin, 21. yüzyılın en önemli sivil toplum hareketi olarak adlandırılan Greenpeace eylemleri sosyal medya ile yayıldı. Çalışanların bastırılmaya çalışılan sesleri sosyal medyada yükseldi, kobiler büyük ölçekli firmalarla aynı platformlarda söz sahibi oldular. Artık bireyler ve kurumlar arama motoru optimizasyonundan (SEO) çok sosyal medya optimizasyonuna (SMO) önem veriyorlar.
Peki ama sosyal medya hayatımıza nasıl girdi? Bunu anlamak için konferans katılımcıları olarak bizler, A. Selim Tuncer'e kulak verdik.
İnsanlığın İletişim Serüveni ve Sosyal Medya
İnsanlığın kültürel dönemlerini kısaca açıklayarak söze başlayan Selim Tuncer'e göre sözlü, elyazmalı, basılı ve elektrik-elektroniği içerisine alan kültür dönemlerine günümüzde internetin de eklenmesiyle 5 basamaklı bir süreç oluşmuştur. İnsan her şey ile etkileşim halindedir ve varolduğu ilk günden bu yana kendini ifade etmek istemiştir. Ses, ilkel mağara resimleri ve dille başlayan bu serüven yazının bulunmasıyla birlikte iletişim ve kayıt altına alınmayı ortaya çıkarmıştır.
Zaman içinde iletişim; gazete, radyo, telefon ve internet gibi araçlarla kitleleri etkisi altına alan mesajları yaratmış ve sonunda gücü elinde bulunduranlar tarafından insanlar arasındaki karşılıklı, çift yönlü, yatay ve eşdüzeyli iletişimin yönünü etkilemiştir. Bu bağlamda iletişim; tek yönlüden yukarıdan aşağıya kitlesel iletişime dönüşmüştür. Artık dünya, McLuhan'ın deyimi ile küresel bir köy haline gelmiştir.
Teknoloji, İletişim Teknolojileri ve İnsan
Antropolog Edward T. Hall’un The Silent Language kitabından alıntı yapan Selim Tuncer, “Bugün insan, pratikte bedeniyle yapageldiği her şey için uzantılar geliştirmiştir. Silahların evrimi dişler ve yumrukla başlar, atom bombasıyla sona erer. Giysiler ve evler, insanın biyolojik ısı denetim mekanizmalarının uzantılarıdır. Mobilyalar, çömelmenin ve yere oturmanın yerini alırlar. Sesi hem zaman hem de uzayda taşıyan elektrikli araçlar, mercekler, TV, telefonlar ve kitaplar, maddi uzantıların örnekleridir. Para, emeği yaymanın ve depolamanın bir yoludur. Bir zamanlar ayaklarımız ve sırtımızla yaptığımız şeyi artık ulaşım ve taşımacılık ağlarımız yapıyor. Aslına bakılırsa, insan yapımı bütün maddi şeylere, insanın bir zamanlar bedeniyle ya da bedeninin ilgili parçasıyla yaptığı şeylerin uzantısı olarak bakmak mümkündür” dedi. Roland Barthes'in Yazı Üzerine Çalışmalar kitabından etkilenen Tuncer, “Yazı, hafızamızın bir uzantısıdır. İnternet de hafızamızın, gözümüzün, kulağımızın, zihnimizin, aklımızın ve kalbimizin bir uzantısıdır.” diyerek iletişimin süreçlerine atıflarda bulundu.
İletişimin Yeni Yönü ve Sosyal Medya
Selim Tuncer'e göre sosyal medya çokyönlü, demokratik, yatay ve eşdüzeyli iletişim imkanı sunmaktadır. Bu bağlamda McLuhan'ın "Artık yolcu yoktur. Herkes mürettebattır." sözü de doğrulanmış olmaktadır. "Peki bu çokyönlü ve eşdüzeyli iletişim ilk kez mi karşımıza çıkmaktadır?" sorusunu soran Tuncer, sosyal medyanın ilk değil ama bu ölçek ve büyüklükte bir etki kapasitesinin ilk kez oluştuğunu vurguladı.
Geleneksel Sosyalleşme Mekanları ve Sosyal Medya
Geçmişte bireylerin, kıraathane, pazaryeri, çeşmebaşları, hamamlar, düğünler ve törenler gibi geleneksel mekanlarda sosyal hale geldiğini ve burada kurdukları iletişimin çiftyönlü ve yatay bir iletişim olduğunu belirten Tuncer, internet ile birlikte bu gelenekselliğin sosyal medyaya taşındığını vurguladı.
Selim Tuncer'e göre gelecekte, bu yeni platformlar hem yatay iletişimin sonsuz imkanlarını sunacak hem de yukarıdan aşağıya iletişimin mekanları haline gelecekler.
Şule Işınsu Özmen: Sosyal Medya'da Var mısınız?
Konuşmasına Yaşar Üniversitesi'ne Foursquare üzerinden "check-in" yaptığını ve buraya "check in" yapan diğer insanlarla iletişim kurabildiğini belirterek başlayan Şule Özmen, salonda bulunan katılımcılarla birlikte interaktif bir söyleşi gerçekleştirdi. Katılımcılara "Siz sosyal medyada ne yapıyorsunuz?", "Siz kimsiniz?", "Başka kim var?", "Siz başka ne yapmak istiyorsunuz?", "Başka kimler olsun istiyorsunuz?" sorularını yöneltti ve aslında insanların ihtiyaçlarının değişmediğini sadece iletişimin şeklinin ve yönünün değiştiğini belirtti.
Sosyal medyanın yönetilme şekilleri hakkında da bilgiler veren Şule Özmen, sosyal medyanın şirketler içinde önemli olduğunu vurguladı. Ekonominin paradigmalarının değiştiğini ve "Emek", "Sermaye" ve "Arazi" gibi kavramlara "Bilgi" ve "Ağlar" paradigmalarının eklendiğini belirtti. Şule Işınsu Özmen'e göre kaynaklar etkin ve verimli yönetilmelidir.
Uğur Özmen: Sosyal Medya ve CRM
Günümüzde sosyal medya kullanmak için okuma-yazma bilmek gerekmediğini artık doğmayan çocukların bile Twitter, Facebook gibi sosyal ağ hesaplarının var olduğunu belirten Uğur Özmen'e göre, zaman geçtikçe sosyal medyada demokratikleşme önemini yitirecek ve web 3.0 ile eş düzeyli iletişim kaybolacaktır.
General Electric firmasının 150 bin kurumsal müşterisini sosyal medyada takip ettiğini ve onların satın alma potansiyellerini incelediğini belirten Uğur Özmen, aslında farkında olmadan sosyal medya kullanarak firmalara satın alma potansiyellerimiz ile ilgili ipuçları verdiğimizi belirtti. Sosyal medya ölçümlemesinin günümüzde oldukça zor olduğunu ancak satın alma gücünün belirlenerek analiz edilmesi gerektiğini vurgulayan Özmen, sosyal medyadaki kanaat liderlerinin düşüncelerinin de satın almada önemli bir faktör olacağını sözlerine ekledi.
Özlem Alikılıç: Sosyal Medya Tüm Boyutlarıyla
Geleneksel medya ile yeni medyanın karşılaştırmalı analizini maddeler halinde sunarak sunumuna başlayan Özlem Alikılıç; sosyal medya trendlerinden YouTube, Dailymotion üzerindeki video örneklerine ve sosyal medya kampanyalarına kadar sosyal medyanın halkla ilişkilerde ve iletişimde oldukça önemli ölçüde yer aldığını ve bu anlamda çok doğru bir şekilde kullanılması gerektiğini belirtti.
Bu doyurucu ve güzel organizasyon için Yaşar Üniversitesi Halkla İlişkiler ve İletişim Bölümü başta olmak üzere Yafa Yaratıcı Fikirler Atölyesi'ne, Ferhan Onat'a ve tüm katılımcılara AdresGezgini olarak çok teşekkür ederiz.
YORUMLAR
gizem akıncı | 17 Aralık 2010
ışıl yılmaz nereye, sosyal medya oraya. hehe